Bizi hayata köklerimiz bağlıyor

Seramik ve heykel sanatçısı Tuba Önder Demircioğlu, yeni sergisi ‘Tutunma’ ile sanatseverlerin karşısında. Sanatçı bu kez dünyanın ve insanın ağaç ile olan ilişkisini konu ediyor. “Varolduğumuz andan itibaren ağaçlar hayatımızın merkezi olmuş, yeryüzü ve gökyüzünün birleştiricisi kabul edilmiştir” diyen sanatçı; bir çok inanışta, Dede Korkut masalların da, Ötüken Ormanın da, Osmanlı’da, Orhan Veli şiirlerinde saygı duyulan ağaçları, yapıtlarında ve her zaman, insanın yaratılışları ve kaderleri ile yakından ilişkilendiriyor.

SEMBOLİK ANLATIM VAR

Bu anlamda, cennet ya da öteki dünya ile bağlantılarımızı sembolize eden kozmik, aynı zamanda manevi bir ağaç olan “Tuba Ağacı” Tuba Önder Demircioğlu’nun yeni eserlerinde tamamen insanla ve onun manevi dünyası ile bütünleşerek sembolik anlatımlarla yeniden yorumlayarak, her yere ve her şeye ‘tutunma’mızı sağlayan köklerimiz ve dallarımız sayesinde hayat buluyor. Galeri Diani’de 25 Mart’a kadar ziyarete açık olan sergide porselen, heykel ve duvar çalışmalarının yanı sıra pentür de olmak üzere oluşturulmuş eserler de yer alıyor. “Ağaç insanlığın var olduğu noktadan bugüne dek hayatın çok önemli bir figürü” diyen Demircioğlu, serginin serüvenini şöyle anlatıyor: “Ağaçların kışın aldığı halleri ilgimi çekiyordu. Buna eğilince ağaç hikayelerine dalınca inanılmaz engin bir okyanus çıktı karşıma. Bu da mitlerle başlayan faklı inanç sistemlerindeki ağacın yeri, daha sonraki Dede Korkut Masalları, Orhun Yazıtları inanılmaz bir deryaydı. Aslında ağacın sembolize ettiği şey benim anlatmak istediğim şey. İlham kaynağım insan ve onun iç dünyası olmuştur. Tüm bunlar da tasavvufa olan ilgimden kaynaklandı.”

HER DAL BİR DEĞERDİR

“Farklı inanç sistemlerine baktığınızda Türk mitolojisinde, şamanizmde ya da diğer dinlerde karşınıza bambaşka şekillerde çıkıyor ağaçlar” diyen Demircioğlu, yaptığı ağaç heykellerini ise şöyle yorumluyor: “Her dal insana ait bir değeri temsil ediyor. Bu değerler egolar, kötü ya da iyi dediğimiz şeyler olabilir. Bu dallardan hangisine tutunutsanız ömrünüzü de öyle tamamlarsınız.”

KAYNAK : Yenişafak