Ameliyatta uyanan kadın bütün acıyı hissetti

Kanada’da korku filmi gibi bir ameliyat gerçekleşti. 44 yaşındaki Donna Penner, ameliyat sırasında uyandığında her şeyin bittiğini sanıyordu ancak doktorun neşter istediğini duydu. Bütün acıyı hisseden fakat kas gevşetici ilacın etkisiyle tepki veremeyen Donna Penner, 9 yıldır ameliyat anlarında yaşadığı travmayı atlatamadığını söyledi.

Ameliyatta uyanan kadın bütün acıyı hissetti

Kanada’da 44 yaşındaki Donna Penner,ameliyat sırasında uyandığında her şeyin bittiğini sanıyordu ancak doktorun “Neşter, lütfen” dediğini duydu.O sırada panikleyen Donna Penner, birkaç saniye sonra karnının kesildiğini hissetti. Talihsiz kadın yaşadığı dehşet verici anları anlatırken, “Hissettiğim acıyı kelimelerle anlatamam. Korkunçtu. Gözlerimi açamıyordum. Kalkmak istiyordum ama kalkamıyordum. Öyle uyuşmuştum ki sesimi çıkarmak beri dursun göz yaşlarım bile akmıyordu” ifadelerini kullandı.

The Sun’ın haberine göre; operasyondan sonra Kanadalı kadın hayatta kalmayı başardı. Ancak yaşadığı travmayı 9 yıl geçmesine rağmen hala atlatamadı. Uzmanlar, ameliyat sırasında hastanın uyanmasının gerçekleşme ihtimalinin %0.005 olduğunu söyledi. Kas gevşeticiler kullandığı için hasta uyandığını belli edemiyor. Nadir görülen bu durumun sezaryen ve kardiyotorasik operasyonlar sırasında, ve obez hastalarda gerçekleşme ihtimali daha yüksek.

7 kez kanser ameliyatı olan genç kanser değilmiş

Salih Murat adlı vatandaşın sağlık sorunları 2006 yılında ve henüz 16 yaşındayken başladı. Karnında başlayan ani ağrılarla başvurduğu hastanede “kolon kanseri” teşhisi konularak, onkoloji kliniğinde tedavi gören Salih Murat, bir türlü iyileşemedi. 55 kilodan 26 kiloya kadar düşen gence, ağrıları ve atakları geçmeyince bağırsağında bulunan bir kitlenin yırtılmaya neden olduğu bilgisi verildi. Salih Murat, bunun üzerine birçok kez operasyon geçirse de hiçbir tedaviden olumlu sonuç alınamadı.Salih Murat, hastalığına çare bulmak için ailesi tarafından hastane hastane dolaştırıldı. Yurt içinde birçok hastaneye başvuran, gittiği her hastanede “yapılacak bir şey kalmamış sabahı göremez” denilen genç, onkoloji servislerinde yıllarca tedavi gördü.’Hastaneler beni istemiyordu’Tedavisi süresince aşırı kilo kaybeden Salih Murat, şunları söyledi:”7 ameliyatın 4’ünde apandisit, birinde safra kesemin alındığı yazıldı. 72 saati geçen ağır ataklarım oluyordu. Ağrı başladığında kendimi evin duvarlarına çarpıyordum. Gittiğimiz doktorlar anneme ve akrabalarıma her şeye hazırlıklı olmaları gerektiğini bile söylemişler. Aşırı kilo kaybını gören hastaneler beni umutsuz vaka olarak görüp almak istemiyorlardı. Artık umudum kesilmişti. Ben de hastanelere gitmek istemez olmuştum. Annem, teyzem ve tüm yakınlarımın benden gizli gizli ağladıklarını biliyordum. Ben iyileşemediğim gibi daha çok acı çekiyordum. Ölümü artık kabullenmiş durumdaydım.”Bağırsak hastası olduğu ortaya çıktıSon çare olarak Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü’nün kendilerine tavsiye edildiğini anlatan Salih Murat, şöyle devam etti:“Teyzem, son bir kez de Yüksel hocamın beni görmesi için ısrar etti. Zorla gittiğim Balcalı Hastanesi’nde de aslında umudum yoktu. Değerli hocamız, önce raporlarını inceledi ve yaptırdığı çeşitli tetkiklerin ardından kanser olmadığımı söyledi. 10 yıldır kanser olduğunu bildiğim hastalığımın aslında kanser değil crohn (iltihaplı bağırsak hastalığı) ve FMF hastalığı olduğunu Prof. Dr. Gümürdülü’den öğrendim. Doktorum beni çok sıkı takip etti. Hastanede yatak tedaviye başlandığında 26 kiloydum. Gün gün kaybettiğim umutlarımı, yine gün gün yeniden yeşertmeye başlamıştım. Değerli hocam, her gün bizzat kendisi beni muayene ediyor ve hemşirelere yapmaları gerekenleri anlatıyordu.”Yanlış teşhis yüzünden 10 yılının yaşam mücadelesi vermekle ve ameliyatlarla geçtiğini belirten Salih Murat, tedavi boyunca bıçak altına hiç yatmadığını ve ağrı kesici kullanmadan doğru tedavi yöntemleri sayesinde bir yılda iyileştiğini söyledi. İkinci üniversiteyi okuyorHayatına kaldığı yerden devam etmek isteyen Salih Murat, şimdi özel bir şirkette çalışıyor ve ikinci üniversiteyi okuyor. Doktorunu sürekli ziyaret eden Salih Murat, “Bazı geceler 10 yıllık hayat mücadelem gözümün önünde canlanıyor. O anda içimden doktoruma mesaj yazmak geliyor. Cep telefonuma sarılıp defalarca teşekkür duygularımı kendisine iletiyorum. Allah ondan razı olsun” diye konuştu.’Ailesel geçiş yoksa kanser düşünelemezdi’Tedaviyi gerçekleştiren Prof. Dr. Gümürdülü ise Salih Murat kendisine geldiğinde öyküsünü dinlediğini ve ardından tetkiklerini yaptırdığını belirterek, “Hastamız crohn hastası idi. Zaten hastalığın belirtileri 16 yaşında görülmüş. Bu yaşta ailesel bir geçiş yoksa kanser hastalığı düşünülemezdi” dedi.Prof. Dr. Gümürdülü, crohn hastalığının, gastrointestinal sistemin (Gastrointestinal Sistem. Vücudun çiğneme, sindirim, emilim ve boşaltım olaylarının gerçekleştiği ağızdan anüse kadar olan bölümü) herhangi bir yerinde oluşabilen iltihabi bir hastalık olduğunu vurguladı. Crohn hastalığında tedavinin, hastalığın lokalizasyonuna, şiddetine ve komplikasyonların varlığına göre düzenlenmesi gerektiğini vurgulayan Gümürdülü, şöyle devam etti:“Tedavi, tedaviye alınan cevap, hasta uyumu ve yan etkiler değerlendirilerek her hastaya farklı bir uygulama ve değerlendirmeyle yapılmalıdır. Crohn hastalığında güncel tedavi akut hastalığın tedavisi ve elde edilen düzelmenin sürdürülmesi şeklinde iki basmakta gerçekleştirilir. Hastamız Salih Murat, tedavimize tam olarak 2 ay içinde cevap verdi ve hızla düzelmeye başladı.”Hastası Salih Murat’ta crohn ve FMF hastalıklarının aynı anda bulunmasının işi zorlaştırdığını ancak, çözümsüz olmadığını anlatan Prof. Dr. Gümürdülü,“Hastamızı şimdi rutin aralıklarla kontrol altında tutuyor, bir şikayetinin olup olmadığını soruyoruz. Hastanemizden taburcu olduktan sonra hiçbir sorun yaşamadık. Bundan sonra da yaşamayacağını ümit ediyorum” diye konuştu.

Boyundaki siyah halkaların sebebi bu hastalık!

Son yıllarda çocuklar arasında obezite oranının arttığı gibi tip 2 diyabet oranı da artış gösteriyor. 14 yaşındaki Pantera’nın tip 2 diyabeti olduğu sürekli susuzluk hissi, baş ağrısı ve ruh halinde ani değişimler gibi belirtiler sayesinde anlaşıldı. Ancak bu yaygın görülen belirtilerden başka bir semptom daha vardı. Küçük kızın boyun çevresinde koyu renk halkalar vardı.İlk başta annesi kir zannetti ancak bu lekeler kötüye işaretti. Şeker hastası olabilirsinizDoktorlar, bu halkaların insülinle alakalı olduğunu ve şeker hastalığına işaret ettiğini söyledi.Boynun yanı sıra deri sertleşmesi adı verilen bu durum koltuk altlarında veya kasıkta da ortaya çıkabilir. Vücuttaki insülin seviyesi yükselince vücut ciltteki insülin alıcılarını harekete geçiriyor. Bu durumda cilt anormal bir şekilde gelişerek ekstra pigmentleme meydana geliyor.Çocuklarda diyabet neden arttı? Çocuklarda ve gençlerde şeker tehlikesi

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ